29 Şubat 2016 Pazartesi

Karamsar mavisi

Hayat çok garip. Bazen bir insan sizin canınızı en çok acıtan konuyu normal bir toplum sorunu gibi önünüze sunup çok basit bir şeymiş gibi en ince detaylarına inebiliyor. Siz de küçük krizler yaşamamak için kendinizi tutmakla uğraşıyorsunuz.
Ben bugün yaşadım bunu. Proje görüşmesi için gittiğimiz okulda görüştüğümüz müdür yardumcısı katıldığı konferanslar projeleri anlatırken bir anda "Mutlu Çocuklar" projesine bölge müdürlüğü yaptığından bahsetti. İstismara uğramış çocuklardaki belirtileri anlamak için öğretmen, doktor, hemşire, imam vb. gibi yerleşkenin ileri gelen insanlarını eğittiği bilgilendirdiğini anlattı. buraya kadar güzeldi kendimdeydim, fakat çocukların psikolojilerine derinlemesine girdiği ve bana "Düşünebiliyor musunuz neler yaşıyor o çocuklar?" diye sorduğunda gözlerim doldu, başım patlayacak gibi oldu. Çocukken yaşadığım iğrenç taciz olayına döndüm yeniden. "Biliyorum en iyi ben biliyorum!" diye bağırmak istedim içten içe ama onun yerine midem bulanmaya başladı. Görüşmede olduğumuz için çıkamadım, kalakaldım orada. Odanın oksijeni bitti sanki bir anda nefes almak o kadar zordu ki yavaş yavaş, sessiz sessiz çekmeye çalıştım havayı içime. Karşımda o adamı gördüm yeniden, kaçamayan 7 yaşındaki beni gördüm, küçücük kabinde sıkıştırılmış beni... Zaten kopmuşum orada. Bir ara müdür yardımcısı "Arkadaşınız aklında çok plan var sanırım güzel." dedi. Boş gözlerle baktım bir an samimiyetsiz bir gülümsemeden başkası gelmedi o an elimden. Görüşmenin sonuna kadar nasıl durduğumu bilmiyorum zaten. Çıkışta Serkan lavaboya gidince ben de kendimi lavaboya kitleyip istifra ettim bir süre. Hiperventilasyona girmemek için nefesimi tutmaya çalışıp düzelmeye çalıştım. Aynada gördüğüm benden hiç mutlu olmasam da şalımla iyice kapayıp kendimi "Eve geçmek istiyorum, tansiyonum düştü sanırım." dedim yanımdakilere. Farklılığı sezseler de pek bir şey diyemediler. Sanırım güçlü durdum ki bunun iyi bir şey olduğuna inanmak istiyorum. Tekrar görüşme olursa o adamın yanında nasıl dururum bilmiyorum. En tecrübeli ekip üyesi olduğum için beni istiyorlar pek çok şeyde, nasıl yapacağım bilmiyorum. Canım yanıyor uyuyorum. Ama böyle olmaması gerektiğini 14 yıl önceki olayda takılı kalmamam gerektiğini de biliyorum. Her zamanki gibi devam edeceğim ama bu sefer canım çok acıdı, nasıl aşacağımı tam bilmiyorum...
Bu da günün şarkısı olsun o zaman.
I've been kicked off my land at the age of sixteen
And I have no idea where else my heart could have been
I placed all my trust at the foot of this hill
And now I am sure my heart can never be still

Seal my heart and break my pride
I've nowhere to stand and now nowhere to hide

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder